Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | poison (one) against (someone or something) v. | (birini birine/bir şeye) karşı zehirlemek |
Phrasals | poison (one) against (someone or something) v. | (birini birine/bir şeye) karşı doldurmak |
Phrasals | poison (one) against (someone or something) v. | (birini birine/bir şeye) karşı kışkırtmak |